Kamu Çalışanı Bu Ülke İçin Yük Değil, Yükü Omuzlayan Taraftı

01.10.2019 - 14:10, Güncelleme: 21.04.2021 - 10:52
 

Kamu Çalışanı Bu Ülke İçin Yük Değil, Yükü Omuzlayan Taraftı

Memur-Sen Denizli İl Temsilciliği Genişletilmiş İl Divanı Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tombul, Memur-Sen Genel Sekreteri Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, Hizmet kollarımızın başkanları, yönetim kurulu üyeleri, İlçe temsilcileri, kadınlar komisyonlarının katılımı ile North Point Otelde gerçekleştirildi.   Programın açılışında konuşan Memur-Sen İl Temsilcisi Feyzullah Öselmiş; "Memur-Sen, bu ülkenin önüne barikatların kurulduğu, inançların dayatmalara maruz kaldığı, inancın turnikelere sıkıştırıldığı, adı sivil olan apoletli sendikaların insan avına çıktığı bir dönemde; insanca yaşamı, inancına göre yaşamayı amaç edinmiş, diğerlerine göre değil değerlerine göre sendikacılığı benimseyenlerin birlerle başlayan zorlu yolculuğunda bugün milyonlara ulaşmış Türkiye’nin en büyük emek hareketinin adı” olduğunu belirtti.   5. Dönem Toplu Sözleşme sürecine değinen Öselmiş, Kamu çalışanlarının iki yıllık alın terinin bir aylık pazarlığa sıkıştırıldığını, günlük çalışmalarının tutanak altına dahi alınmayarak, geçmiş kazanımları vermemekle tehdit eden bir tutumun sergilendiğini, usulü 20, gerçeği 4 gün süren bir toplu sözleşme sürecinin sürdürülemeyeceğini, ayrıca masada pazarlık için değil taktik için koşan yetkisizler de sürecin dışında tutulmasının gerektiğini vurguladı.  İşçi sendikalarının toplu pazarlık sürecinde olduğu gibi, pazarlığa katkısı olmayan, imza yetkisi de bulunmayanlar masaya artık oturmaması gerektiğini belirten Öselmiş, “Sendikacılığın doğası, dili, terminolojisi aynıysa, işleyişi işçide farklı memurda farklı olmamalıdır.” dedi.     Toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığına değinen Memur-Sen Genel Sekreteri Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş; Kamu İşvereni tarafından kamu çalışanlarına yapılacak artış yük olarak görüldüğüne değinerek “kamu çalışanı bu ülke için yük değil, yükü omuzlayan taraftır.” İfadelerini kullanrak “Bizler ürettiğimiz hizmet ile alın terimiz ile ülkenin bir adım öteye gitmesi için hep önde gidenler olduk.” Şeklinde açıklamalarda bulundu.     Memur-Sen bu ülkenin en büyük kazanımıdır diyen Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tombul; Toplu sözleşme süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. “2010 yılında yapılan referandum ile Memur-Sen’in yoğun çabası ve gayreti ile Anayasa değişikliği paketine giren “Toplu Sözleşme” hakkı, yine bizim “Toplu Sözleşmeye de Toplumsal Sözleşmeye de Evet” çağrımız ile yasalaştı ve kamu sendikacılığı için yeni bir çağı araladı. Anayasa değişikliğine kadar geçen süreçte “Toplu Görüşmeler” sağımızdaki ve solumuzdaki sendikaların toplu gülüşmelerine sahne oluyordu.” diyerek, Memur-Sen’in yetkiyi alması ve Anayasa değişiminden sonra “Toplu Sözleşme” sürecinin başlamasıyla 2011’den bu tarafa birçok kazanımı hayata geçirdiklerini belirtti. Gelinen noktada Toplu Sözleşme sürecini tıkayan, tıkanan, belirsizliği arttıran durumların yaşandıkça ortaya çıktığını belirten Tombul, 4688 sayılı yasanın günün şartlarına göre güncellenmesi gerektiğini belirterek, sorunların tartışılması, çözümlerinin aranması, kazanıma dönüştürülebilmesi için sürenin çok kısıtlı olduğunu, masada oturanların irade beyanı konusunda yetkisiz kaldıklarını, hakem kurulunun vicdanı ile değil, kamu işveren heyetinin insafı ile karar verdiğine değindi.        

Memur-Sen Denizli İl Temsilciliği Genişletilmiş İl Divanı Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tombul, Memur-Sen Genel Sekreteri Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, Hizmet kollarımızın başkanları, yönetim kurulu üyeleri, İlçe temsilcileri, kadınlar komisyonlarının katılımı ile North Point Otelde gerçekleştirildi.

 

Programın açılışında konuşan Memur-Sen İl Temsilcisi Feyzullah Öselmiş; "Memur-Sen, bu ülkenin önüne barikatların kurulduğu, inançların dayatmalara maruz kaldığı, inancın turnikelere sıkıştırıldığı, adı sivil olan apoletli sendikaların insan avına çıktığı bir dönemde; insanca yaşamı, inancına göre yaşamayı amaç edinmiş, diğerlerine göre değil değerlerine göre sendikacılığı benimseyenlerin birlerle başlayan zorlu yolculuğunda bugün milyonlara ulaşmış Türkiye’nin en büyük emek hareketinin adı” olduğunu belirtti.   5. Dönem Toplu Sözleşme sürecine değinen Öselmiş, Kamu çalışanlarının iki yıllık alın terinin bir aylık pazarlığa sıkıştırıldığını, günlük çalışmalarının tutanak altına dahi alınmayarak, geçmiş kazanımları vermemekle tehdit eden bir tutumun sergilendiğini, usulü 20, gerçeği 4 gün süren bir toplu sözleşme sürecinin sürdürülemeyeceğini, ayrıca masada pazarlık için değil taktik için koşan yetkisizler de sürecin dışında tutulmasının gerektiğini vurguladı.  İşçi sendikalarının toplu pazarlık sürecinde olduğu gibi, pazarlığa katkısı olmayan, imza yetkisi de bulunmayanlar masaya artık oturmaması gerektiğini belirten Öselmiş, “Sendikacılığın doğası, dili, terminolojisi aynıysa, işleyişi işçide farklı memurda farklı olmamalıdır.” dedi.

 

 

Toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığına değinen Memur-Sen Genel Sekreteri Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş; Kamu İşvereni tarafından kamu çalışanlarına yapılacak artış yük olarak görüldüğüne değinerek “kamu çalışanı bu ülke için yük değil, yükü omuzlayan taraftır.” İfadelerini kullanrak “Bizler ürettiğimiz hizmet ile alın terimiz ile ülkenin bir adım öteye gitmesi için hep önde gidenler olduk.” Şeklinde açıklamalarda bulundu.

 

 

Memur-Sen bu ülkenin en büyük kazanımıdır diyen Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tombul; Toplu sözleşme süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. “2010 yılında yapılan referandum ile Memur-Sen’in yoğun çabası ve gayreti ile Anayasa değişikliği paketine giren “Toplu Sözleşme” hakkı, yine bizim “Toplu Sözleşmeye de Toplumsal Sözleşmeye de Evet” çağrımız ile yasalaştı ve kamu sendikacılığı için yeni bir çağı araladı. Anayasa değişikliğine kadar geçen süreçte “Toplu Görüşmeler” sağımızdaki ve solumuzdaki sendikaların toplu gülüşmelerine sahne oluyordu.” diyerek, Memur-Sen’in yetkiyi alması ve Anayasa değişiminden sonra “Toplu Sözleşme” sürecinin başlamasıyla 2011’den bu tarafa birçok kazanımı hayata geçirdiklerini belirtti. Gelinen noktada Toplu Sözleşme sürecini tıkayan, tıkanan, belirsizliği arttıran durumların yaşandıkça ortaya çıktığını belirten Tombul, 4688 sayılı yasanın günün şartlarına göre güncellenmesi gerektiğini belirterek, sorunların tartışılması, çözümlerinin aranması, kazanıma dönüştürülebilmesi için sürenin çok kısıtlı olduğunu, masada oturanların irade beyanı konusunda yetkisiz kaldıklarını, hakem kurulunun vicdanı ile değil, kamu işveren heyetinin insafı ile karar verdiğine değindi.

 

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.