Aydem Yeni Yerli Elektrikli Otomobili “Alatay”I Tanıttı

AYDEM Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi ana sporluğunda gerçekleştirilen Alatay projesinde portatifi üretilen elektrikli otomobilin tanıtımı yapıldı. 90 kilometre hıza çıkabilen otomobil aynı zamanda yaklaşık 120 kilometre menzile sahipken, otomobilin endüstriyel üretimi ise ilerleyen zamanlarda gerçekleşecek.    Türkiye’nin önde gelen enerji sektörü oyuncularından AYDEM ana sponsoru olduğu Alatay Elektromobil ile birlikte Denizli İnovasyon Derneği’nin (DİDER) Denizli Ticaret Odası’nda düzenlediği “Endüstri 4.0 ve İnovasyonPaneli’ne” katıldı. Panelin ardından ilki 2016 yılında yapılan ve sonrasında yeni bir modeli üretilen Alatay isimli elektrikli otomobilin tanıtımı yapıldı. AYDEM’in ana sponsorluğunu üstlendiği, Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ve Teknoloji Fakültesi tarafından tasarlanarak TÜBİTAK’ın düzenlemiş olduğu “Efficiency Challenge ElectricVehicle” yarışmasında 2016 ve 2017 yıllarında iki yıl üst üste “Yerli Ürün Teşvik” dalında birincilik ödülünü kazanan Alatay Elektromobil araçları da sergilendi.    Araç hakkında İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulunan Proje Sorumlusu Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Elektrik-Elektronik Bölümü Öğretim Üyesi Selim Köroğlu, Alatay projesinin 2014 yılında başladığını, TÜBİTAK destekli uluslararası Gent Üniversitesi ile ortak yürütülen bir proje olduğunu aktardı. Köroğlu, 2016 yılından bu yana öğrencileri de bu projeye dahil ederek özellikle yerli otomobil noktasında ülkeye katma değer sağlayacak genç mühendislerin yetişmesi arzusu ile öğrencileri de projeye dahil ettiklerini vurguladı. Alatay projesinin kalabalık bir ekip ile yaklaşık 40 kişilik bir ekiple yürütüldüğünü kaydeden Köroğlu, “Bu anlamda biz akademisyenler olarak diğer üniversitelerden farklı olarak çok ciddi destek vermeye gayret ediyoruz. Bu anlamda 5 Öğretim Üyesi öğrencilere akademik danışmanlık yaparak projeyi iyi bit noktaya taşımalarına yardımcı olmaya çalışıyoruz” dedi.    “Özellikle yerli üretim, tasarım ve imalat noktasında çok öne çıkmaya gayret ediyoruz”  Projenin yerli olmasına önem verdiklerini ifade eden Köroğlu, portatif olarak üretimi yapılan aracın 90 kilometre hızla yaklaşık 120 kilometre menzile çıktığını söyledi. Köroğlu açıklamasını şöyle sürdürdü:  “Projenin en temel özelliği şu biz özellikle yerli üretim, tasarım ve imalat noktasında çok öne çıkmaya gayret ediyoruz. Bu amaçla tüm bileşenleri de yerli tasarladık diyebiliriz. Motorlarından, inverter sistemlerine, şarj ünitelerine, şase, askı, salıncak gibi bir otomobilde akla gelebilecek bir çok üniteyi neredeyse yerli olarak tasarladık. Bu portatif bir araç direkt olarak ticari araçlar ile kıyaslamak çok doğru olmayabilir. Çünkü biz minimum maliyette bu aracı yaptık. En basit örneği ile menzil örneği, elektrikli otomobillerde 900 kilometre menzile sahip olan araçlar var. Bu portatif bir çalışma olduğu için bizim aracımız yaklaşık 100-120 kilometrelik bir menzile sahip bu da tamamen batarya kapasite ile ilgili bir durum. Eğer batarya kapasitesi daha yükseltilirse daha yüksek menzillere çıkabilirsiniz. Bu ayrımı aslında insanlarından böyle bilmesinde fayda var.”    “Bir sonraki adım bunun endüstriyel tasarımı olabilecek nitelikte”  Tasarımın tamamen profesyonel olduğunun altını çizen Köroğlu, bunun bir tık ötesinin ise endüstriyel tasarım boyutu olduğunu hatırlattı. İlk aracın hız ve menzil konusunda geliştirilerek ikinci aracın tasarlandığını kaydeden Köroğlu, “Bir sonraki aşamada bu tasarımlar endüstriyel boyutta kullanılabilecek kapasiteye sahip. Sadece bir sonraki adım bunun endüstriyel tasarımı olabilecek nitelikte olduğunu söyleyebiliriz. Şuanda bu araç 90 kilometre hız limiti koyduk. Aynı zamanda bu araçla TÜBİTAK’ın alternatif elektrikli araçlar yarışına da katılabiliyoruz. Aslında istenilse daha yüksek hız limitlerine çıkılabilir ama yarış güvenliği açısından düşünüldüğünde çok fazla değil 90 kilometre hız konuldu. 2016’daki aracımız bu hızla 60 kilometre hız yaparken şuan ki aracımız yaklaşık 100-120 kilometre menzile çıkabilecek bir durumda. Yeni tasarımda hem karbon kabuk kullanmamız tasarımı daha da hafifletmemiz menzili de bu anlamda daha da arttırdı. Önümüzdeki yıllarda bir sonraki yıllarda bu menzilin daha da arttırılması hedefleniyor” diye konuştu.  “Yakın bir gelecekte yolda olacağına işaret”  Son olarak aracın ne zaman yollarda olacağı konusundaki soruyu yanıtlayan Köroğlu, açıklamalarını şu sözlerle sonuçlandırdı:  “Bu aslında bir aracın veya bir başka ürünün yollara çıkmasında, biz sadece ARGE noktasında destek sağlayabiliriz. Hiçbir üniversite veya biz ‘alın size yolda yürütebileceğiniz bir araç yaptık’ diyemeyiz. Ama noktada ülkede yaşanan son gelişmeler yeni oluşan konsorsiyum yakın bir gelecekte yolda olacağına işaret.”  Öte yandan tanıtımı yapılan otomobillere vatandaşların yoğun ilgi göstererek dikkatli bir şekilde incelemeleri ise dikkatlerden kaçmadı