BEKİR ÖZCAN
Köşe Yazarı
BEKİR ÖZCAN
 

Kurban Kurbiyettir

Bir ibadet olarak kurban insanlık tarihi kadar eskidir. Kur'an-ı Kerim de Allah’a kurbiyet/yaklaşmak maksadıyla O’na sunulan kurban ibadetinin insanlıkla birlikte başladığına işaret edilmektedir.(Hacc 34) Adem'in iki oğlundan Kabil, bir miktar değersiz ekin, Habil ise iyi bir koçu kurban olarak Allah’a sunmuşlar, Allah Habil' in kurbanını kabul etmiş, Kabil' in kurbanını ise kabul etmemiştir. (Maide 27) Kurban, sorgusuz saf teslimiyettir. Kurban bize, yıllarca evlat hasreti çeken ve “Rabbim! Bana hayırlı, faziletli kullarından olacak bir evlat bağışla”(Saffat, 100) diye yalvaran bir babanın, Allah’ın emri söz konusu olduğunda ise yıllarca özlemini çektiği evladını nasıl kurban edebileceğini Hz. İbrahim üzerinden anlatmaktadır. Henüz çocuk yaşta olan Hz. İsmail ise cevaben: “Babacığım! Sana emredileni yap. Allah’ın izniyle benim sabırlı biri olduğumu göreceksin” (Saffat/102) diyerek Allah’ın emrine ailece nasıl teslim olduklarını göstermişlerdir. Kurbanda esas olan Allah’ın rızasıdır. Kurban mali ve maddi menfaat gibi duyguları kıran bir ibadettir. Kurban kesen bilir ki, mülk Allah’ındır. Kurban, nimet veren Allah’a şükrün bir ifadesidir. Bu şükrü ifa ederken amaç Allah’ın rızası olmalıdır. Bu sebeple kubanın kurban olabilmesi ancak Rasulullah’ın gösterdiği, öğrettiği, uyguladığı surette yapılmasıyla mümkündür. Kurban, haç ve Allah'a yöneliştir “Lebbeyk” nidalarıyla kutsal mekânların semalarını dolduran Telbiyeler, Allah tarafından yapılan çağrıya hacı adayı müminler tarafından verilen bir cevaptır: لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ، لَبَّيْكَ لاَ شَرِيكَ لَكَ لَبَّيْكَ، إِنَّ الْحَمْدَ، وَالنِّعْمَةَ، لَكَ وَالْمُلْكَ، لاَ شَرِيكَ لَكَ   “Sen çağırdın ben geldim Allah’ım, emrin başüstüne. Sen çağırdın ben geldim ey ortağı olmayan sen! Emrin baş üstüne. Hamd senin, Nimet senin, Mülk de senin. Yoktur ortağın senin”  diye seslenirken aslında kısaca “kefenimi giyerek sana geldim, sana teslim oldum ya Rab!” der hacı adaylarımız. Bugün, Hz. ibrahim'in sünneti olarak bize intikal eden kurbanlarımızı yüce Allah'a sunarken, şayet bizden de evladımızı kurban etmemiz istense idi, bizde aynı İbrahimi teslimiyeti gösterebilirmiydik! diye düşünerek ibadetimizi yerine getirelim. Kurbanlarımızın kurbiyetimizi artırması duasıyla Kurban Bayramınız kutlu olsun. Kurbanlık Hayvanın Nitelikleri *Kurban olarak ancak koyun, keçi, sığır,manda ve deve kesilebilir. Bunların dışındaki hayvanlar kurban olarak kesilemezler. *Kurbanlık hayvanlarda kameri yıl esasına göre, devenin 5, sığır ve mandanın 2, koyun ve keçinin ise 1 yaşını doldurması şarttır. Bu yaşları tamamlamayan bir hayvan kurban olmaz. Fakat 6 ayını tamamlayan koyun, bir yaşını doldurmuş gibi gösterişli/iri olması halinde kurban edilebilir. *Koyun veya keçi sadece bir kişi adına kurban edilir. Deve, sığır ve manda ise bir kişiden yedi kişiye kadar ortak olarak kurban edilebilir. *Kurban edilecek hayvan sağlıklı ve organları tam olmalıdır. Hayvandan beklenen maksadı tümüyle yok eden veya değerini azaltan kusurlar, hayvanın kurban olmasına engel teşkil eder. *Belirgin derecede hasta, yürüyemeyecek derecede zayıf veya topal, bir ya da iki gözü kör, boynuzlarının biri veya ikisi kökünden kırık, kulaklarının veya memelerinin yarısı kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük hayvanlardan kurban olmaz. *Hayvanın doğuştan boynuzsuz olması, boynuzunun bir kısmının kırık olması, bir kulağının delik veya yırtılmış olması, hafif hasta ve hafif topal olması kurban edilmesine engel değildir. *Etinden ya da hizmetinden yararlanmak amacıyla kısırlaştırılmış/ iğdiş edilmiş hayvanlar kurban olarak kesilebilir. *Hayvan, kurban niyetiyle ve vekâletveren kişi adına kesilmelidir. Ortakların tamamının niyeti ibadet olmalıdır. *Kurbanlıklar, mutlaka kurban kesim günleri içerisinde kesilmelidir. Udhiyye kurbanının kesim zamanı, bayram günü bayram namazı kılındıktan sonra başlayıp bayramın üçüncü günü güneş batıncaya kadar devam eder. Şâfiî mezhebine göre ise bayramın dördüncü günü güneş batıncaya kadar da kurban kesilebilir. *Hayvan kesim ücretleri veya organizasyon giderleri, kesilen kurbanlık hayvanların etleri, kellesi, derileri veya sakatatından karşılanmamalı, ücreti ayrıca ödenmelidir. *Hissedarlar belirlenmeden hayvanların topluca kesilmesi caiz değildir. Henüz kesim yapılmadan her bir hissedar, kurban edilecek bir büyükbaş hayvanın en az yedide bir hissesine kaydedilerek belirlenmeli ve hayvan, belirlenen hissedarlar adına vekâleten kesilmelidir. Bunun aksine örneğin, altı kişi adına kesilen bir büyükbaş hayvana, kesimden sonra yedinci kişi dâhil edilemez. Kurban İbadetiyle İlgili Doğru Bilinen Bazı Yanlışlar *Kurban ibadetinin yerine getirilmesi için, gerekli şartları taşıyan bir hayvanın usulüne uygun olarak kesilmesi şarttır. Kesim olmadan yalnızca bağışta bulunmak veya sadaka vermek kurban ibadeti yerine geçmez. *Bir kurban hissesi yalnızca bir kişi içindir. İmkânı olmayan birden fazla kişinin, tek kişilik bir hisseye ortak olabileceği anlayışı dinen doğru değildir. *Hz.Peygamber adına bir kurban hissesine girmeleri şeklinde bir uygulama dinimizde mevcut değildir. *Dinimizde kabir kurbanı veya ölü kurbanı adıyla bir kurban türü bulunmamaktadır. Ölenin vasiyeti yoksa onun adına udhiyye kurbanı kesilmesi gerekmez. Ancak kesilip dağıtılarak sevabı bağışlanabilir. *Kurban kanının, alına veya araba tekerleği gibi eşyalara sürülmesi kesinlikle doğru değildir. *Evli olmayan kişilerin zengin olsa da kurban kesemeyecekleri anlayışı yanlıştır. *Kurban kesim işlemini kadınların yapamayacağı anlayışı doğru değildir. Kesme becerisine sahip olan kişi, kurban kesimini gerçekleştirebilir. *Büyükbaş bir kurbanlığın hissedar sayısının mutlaka 3, 5, 7 gibi tekli sayılarda olması gerektiği anlayışı doğru değildir. *Kurbanlık hayvanın gerekli yaşını tamamladığı halde henüz kapak atmamış (sığır cinsi hayvanlarda ön kesici süt dişlerinin dökülüp kalıcı ön kesici dişleri çıkmamış) ise kurban edilemeyeceği şeklindeki anlayış doğru değildir. Yaşının doldurması asıldır. Kapak atmak ise iki yaşının alametidir. *Kurban etlerinin mutlaka yedi fakire dağıtılması gerektiği şeklindeki anlayış doğru değildir. *Kurbanlık hayvana ortak olanların bazılarının adak veya akika niyetiyle kurbana iştirak etmesinin kurbana engel olduğu şeklindeki anlayış hatalıdır..
Ekleme Tarihi: 09 Temmuz 2022 - Cumartesi

Kurban Kurbiyettir

Bir ibadet olarak kurban insanlık tarihi kadar eskidir. Kur'an-ı Kerim de Allah’a kurbiyet/yaklaşmak maksadıyla O’na sunulan kurban ibadetinin insanlıkla birlikte başladığına işaret edilmektedir.(Hacc 34) Adem'in iki oğlundan Kabil, bir miktar değersiz ekin, Habil ise iyi bir koçu kurban olarak Allah’a sunmuşlar, Allah Habil' in kurbanını kabul etmiş, Kabil' in kurbanını ise kabul etmemiştir. (Maide 27)

Kurban, sorgusuz saf teslimiyettir.

Kurban bize, yıllarca evlat hasreti çeken ve “Rabbim! Bana hayırlı, faziletli kullarından olacak bir evlat bağışla”(Saffat, 100) diye yalvaran bir babanın, Allah’ın emri söz konusu olduğunda ise yıllarca özlemini çektiği evladını nasıl kurban edebileceğini Hz. İbrahim üzerinden anlatmaktadır.

Henüz çocuk yaşta olan Hz. İsmail ise cevaben: “Babacığım! Sana emredileni yap. Allah’ın izniyle benim sabırlı biri olduğumu göreceksin” (Saffat/102) diyerek Allah’ın emrine ailece nasıl teslim olduklarını göstermişlerdir.

Kurbanda esas olan Allah’ın rızasıdır.

Kurban mali ve maddi menfaat gibi duyguları kıran bir ibadettir. Kurban kesen bilir ki, mülk Allah’ındır. Kurban, nimet veren Allah’a şükrün bir ifadesidir. Bu şükrü ifa ederken amaç Allah’ın rızası olmalıdır. Bu sebeple kubanın kurban olabilmesi ancak Rasulullah’ın gösterdiği, öğrettiği, uyguladığı surette yapılmasıyla mümkündür.

Kurban, haç ve Allah'a yöneliştir

“Lebbeyk” nidalarıyla kutsal mekânların semalarını dolduran Telbiyeler, Allah tarafından yapılan çağrıya hacı adayı müminler tarafından verilen bir cevaptır:

لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ، لَبَّيْكَ لاَ شَرِيكَ لَكَ لَبَّيْكَ، إِنَّ الْحَمْدَ، وَالنِّعْمَةَ، لَكَ وَالْمُلْكَ، لاَ شَرِيكَ لَكَ 

 “Sen çağırdın ben geldim Allah’ım, emrin başüstüne. Sen çağırdın ben geldim ey ortağı olmayan sen! Emrin baş üstüne. Hamd senin, Nimet senin, Mülk de senin. Yoktur ortağın senin”  diye seslenirken aslında kısaca “kefenimi giyerek sana geldim, sana teslim oldum ya Rab!” der hacı adaylarımız.

Bugün, Hz. ibrahim'in sünneti olarak bize intikal eden kurbanlarımızı yüce Allah'a sunarken, şayet bizden de evladımızı kurban etmemiz istense idi, bizde aynı İbrahimi teslimiyeti gösterebilirmiydik! diye düşünerek ibadetimizi yerine getirelim.

Kurbanlarımızın kurbiyetimizi artırması duasıyla Kurban Bayramınız kutlu olsun.

Kurbanlık Hayvanın Nitelikleri

*Kurban olarak ancak koyun, keçi, sığır,manda ve deve kesilebilir. Bunların dışındaki hayvanlar kurban olarak kesilemezler.

*Kurbanlık hayvanlarda kameri yıl esasına göre, devenin 5, sığır ve mandanın 2, koyun ve keçinin ise 1 yaşını doldurması şarttır. Bu yaşları tamamlamayan bir hayvan kurban olmaz. Fakat 6 ayını tamamlayan koyun, bir yaşını doldurmuş gibi gösterişli/iri olması halinde kurban edilebilir.

*Koyun veya keçi sadece bir kişi adına kurban edilir. Deve, sığır ve manda ise bir kişiden yedi kişiye kadar ortak olarak kurban edilebilir.

*Kurban edilecek hayvan sağlıklı ve organları tam olmalıdır. Hayvandan beklenen maksadı tümüyle yok eden veya değerini azaltan kusurlar, hayvanın kurban olmasına engel teşkil eder.

*Belirgin derecede hasta, yürüyemeyecek derecede zayıf veya topal, bir ya da iki gözü kör, boynuzlarının biri veya ikisi kökünden kırık, kulaklarının veya memelerinin yarısı kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük hayvanlardan kurban olmaz.

*Hayvanın doğuştan boynuzsuz olması, boynuzunun bir kısmının kırık olması, bir kulağının delik veya yırtılmış olması, hafif hasta ve hafif topal olması kurban edilmesine engel değildir.

*Etinden ya da hizmetinden yararlanmak amacıyla kısırlaştırılmış/ iğdiş edilmiş hayvanlar kurban olarak kesilebilir.

*Hayvan, kurban niyetiyle ve vekâletveren kişi adına kesilmelidir. Ortakların tamamının niyeti ibadet olmalıdır.

*Kurbanlıklar, mutlaka kurban kesim günleri içerisinde kesilmelidir. Udhiyye kurbanının kesim zamanı, bayram günü bayram namazı kılındıktan sonra başlayıp bayramın üçüncü günü güneş batıncaya kadar devam eder. Şâfiî mezhebine göre ise bayramın dördüncü günü güneş batıncaya kadar da kurban kesilebilir.

*Hayvan kesim ücretleri veya organizasyon giderleri, kesilen kurbanlık hayvanların etleri, kellesi, derileri veya sakatatından karşılanmamalı, ücreti ayrıca ödenmelidir.

*Hissedarlar belirlenmeden hayvanların topluca kesilmesi caiz değildir. Henüz kesim yapılmadan her bir hissedar, kurban edilecek bir büyükbaş hayvanın en az yedide bir hissesine kaydedilerek belirlenmeli ve hayvan, belirlenen hissedarlar adına vekâleten kesilmelidir. Bunun aksine örneğin, altı kişi adına kesilen bir büyükbaş hayvana, kesimden sonra yedinci kişi dâhil edilemez.

Kurban İbadetiyle İlgili Doğru Bilinen Bazı Yanlışlar

*Kurban ibadetinin yerine getirilmesi için, gerekli şartları taşıyan bir hayvanın usulüne uygun olarak kesilmesi şarttır. Kesim olmadan yalnızca bağışta bulunmak veya sadaka vermek kurban ibadeti yerine geçmez.

*Bir kurban hissesi yalnızca bir kişi içindir. İmkânı olmayan birden fazla kişinin, tek kişilik bir hisseye ortak olabileceği anlayışı dinen doğru değildir.

*Hz.Peygamber adına bir kurban hissesine girmeleri şeklinde bir uygulama dinimizde mevcut değildir.

*Dinimizde kabir kurbanı veya ölü kurbanı adıyla bir kurban türü bulunmamaktadır. Ölenin vasiyeti yoksa onun adına udhiyye kurbanı kesilmesi gerekmez. Ancak kesilip dağıtılarak sevabı bağışlanabilir.

*Kurban kanının, alına veya araba tekerleği gibi eşyalara sürülmesi kesinlikle doğru değildir.

*Evli olmayan kişilerin zengin olsa da kurban kesemeyecekleri anlayışı yanlıştır.

*Kurban kesim işlemini kadınların yapamayacağı anlayışı doğru değildir. Kesme becerisine sahip olan kişi, kurban kesimini gerçekleştirebilir.

*Büyükbaş bir kurbanlığın hissedar sayısının mutlaka 3, 5, 7 gibi tekli sayılarda olması gerektiği anlayışı doğru değildir.

*Kurbanlık hayvanın gerekli yaşını tamamladığı halde henüz kapak atmamış (sığır cinsi hayvanlarda ön kesici süt dişlerinin dökülüp kalıcı ön kesici dişleri çıkmamış) ise kurban edilemeyeceği şeklindeki anlayış doğru değildir. Yaşının doldurması asıldır. Kapak atmak ise iki yaşının alametidir.

*Kurban etlerinin mutlaka yedi fakire dağıtılması gerektiği şeklindeki anlayış doğru değildir.

*Kurbanlık hayvana ortak olanların bazılarının adak veya akika niyetiyle kurbana iştirak etmesinin kurbana engel olduğu şeklindeki anlayış hatalıdır..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.