VAHAP DABAKAN
Köşe Yazarı
VAHAP DABAKAN
 

ABD İLE ORTAK İŞ YAPMAK NE KADAR DOĞRU!

PİRİNCİN TAŞLARI   Halk arasında sıkça söylenen bir söz vardır. “En son söyleyeceğin kelimeyi en önceden söyleyerek işin içinden çıkmak istersin.” Bende en son söyleyeceğim kelimeyi önceden söylemek isterdim. İşin içerisinde ABD olunca, bu iş hakkında o kadar kolay söz söylemek kolay olmuyor…   ABD ile yaklaşık elli senedir sözde ortak iş yapıyoruz. Lakin her seferinde çırak çıktığımız, tarihin her sayfasında şahit olduğumuz görülmektedir. Hep, karlar ABD'ye, zararlar Türkiye'ye yazılmaktadır. Amerika çok uluslu şirketlerin çatı örgütüdür. NATO ittifakındakiler de, bu çatı örgütünün küçük üyeleridir. Bu örgütlere taşeronlar demek daha doğru olur...   ABD'yi bir büyük şirket gibi düşünürsek, diğerleri de bu büyük şirketin taşeronlarıdır. Peki, Bu ABD’nin ürettiği ve destek verdiği terör örgütlerini de düşünürsek ne anlatmak istediğimi daha kısa yoldan anlayacaksınız…   Biz şimdilerde, Suriye'nin Kuzeyinde Amerika ile Ortak Hareket Merkezi kuracağımız söylenmeye başlandı. Bir büyük şirket ve taşeronu yeni bir ihaleye ortak zarf atmışlar. İhalenin genel dosya kapsamını soracaksanız, ihale Suriye devletinin parçalanması ve yerine bir Sünni, bir Şii, bir de Kürdistan kurulmasından oluşmaktadır. Sizin anlayacağınız veya benim anlatmaya çalıştığım konu, 2011 yılında Amerika ile birlikte başladığımız projeyi tamamlama ihalesinin devamı şimdi hayata geçecek...   Türkiye'nin bu işten elde edeceği çıkar; sözde Türkiye'deki Suriyelileri Suriye'deki güvenli bölgeye yerleştirmek ve Suriyeliler kendi topraklarında yaşamasını sağlamak. Suriye’de bulunan YPG – PKK’lıların Türkiye sınır şehirlerine saldırılarını yok etmektir!   Yani Türkiye'deki Suriyeli göçmenleri ABD ile ortak bir iş yaparak, Suriye'ye geri gönderecekmişiz. Teröristlere yardım eden, tırlar dolusu silah gönderen ABD’ye ne kadar güvenebiliriz?   Amerika'nın çıkarı ne diye sorarsanız; İsrail’in isteğini yerine getirmek, “Böl – Parçala” üzerine kurulmuştur. Suriye devletini birkaç parçaya bölmek ve Rusya/İran-ı Suriye'den atmak olarak görünüyor…   İşte ihalenin en zor ve kritik yeri de burası olsa gerek. Rusya ve İran meselesidir. İsrail’in tek isteği; “Ah şu İran ve Rusya olmasaydı! Ne de kolay Suriye topraklarını paylaşacaklardı!   Bu fotoğraf, ABD ile 2011 yılında Eğit Donat Ortak İşine başlarken de böyle görünüyordu. Lakin ihalenin içinde görünmeyen yeni ilave işler ortaya çıkmıştı. Ama konuşmalara bakarsanız Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunda hem ABD hem de Ankara aynı cümleyi kuruyor. Suriye'nin toprak bütünlüğünden yanayız.   Hayatımda hiç inanmadığım cümle “toprak bütünlüğünden yanayız” cümlesidir…   Suriye toprakları üzerinde Amerika ile Ankara'nın yapacağı işbirliği Suriye topraklarının parçalanması ile sonuçlanır. Suriye'de, ABD ile Ankara işbirliği; Rusya ve İran'ının Ankara ile çatışmasını getirir. Şimdilik görünen denklem budur. ABD’nin Suriye'de başka taşeronlarının da olduğunu unutmayalım. PKK/PYD/YPG/SDG gibi ABD taşeronları varken, Türkiye olarak biz nasıl olacağız. ABD'nin diğer bir taşeronu mu olacağız, yoksa Müttefik olarak mı devam edeceğiz?   Aylardır devam eden bir çıkmaz sokağa daha girdik. Bu çıkmazdan çıkmamız epey zaman alacağa benziyor...
Ekleme Tarihi: 19 Eylül 2019 - Perşembe

ABD İLE ORTAK İŞ YAPMAK NE KADAR DOĞRU!

PİRİNCİN TAŞLARI

 

Halk arasında sıkça söylenen bir söz vardır. “En son söyleyeceğin kelimeyi en önceden söyleyerek işin içinden çıkmak istersin.” Bende en son söyleyeceğim kelimeyi önceden söylemek isterdim. İşin içerisinde ABD olunca, bu iş hakkında o kadar kolay söz söylemek kolay olmuyor…

 

ABD ile yaklaşık elli senedir sözde ortak iş yapıyoruz. Lakin her seferinde çırak çıktığımız, tarihin her sayfasında şahit olduğumuz görülmektedir. Hep, karlar ABD'ye, zararlar Türkiye'ye yazılmaktadır. Amerika çok uluslu şirketlerin çatı örgütüdür. NATO ittifakındakiler de, bu çatı örgütünün küçük üyeleridir. Bu örgütlere taşeronlar demek daha doğru olur...
 

ABD'yi bir büyük şirket gibi düşünürsek, diğerleri de bu büyük şirketin taşeronlarıdır. Peki, Bu ABD’nin ürettiği ve destek verdiği terör örgütlerini de düşünürsek ne anlatmak istediğimi daha kısa yoldan anlayacaksınız…
 

Biz şimdilerde, Suriye'nin Kuzeyinde Amerika ile Ortak Hareket Merkezi kuracağımız söylenmeye başlandı. Bir büyük şirket ve taşeronu yeni bir ihaleye ortak zarf atmışlar. İhalenin genel dosya kapsamını soracaksanız, ihale Suriye devletinin parçalanması ve yerine bir Sünni, bir Şii, bir de Kürdistan kurulmasından oluşmaktadır. Sizin anlayacağınız veya benim anlatmaya çalıştığım konu, 2011 yılında Amerika ile birlikte başladığımız projeyi tamamlama ihalesinin devamı şimdi hayata geçecek...
 

Türkiye'nin bu işten elde edeceği çıkar; sözde Türkiye'deki Suriyelileri Suriye'deki güvenli bölgeye yerleştirmek ve Suriyeliler kendi topraklarında yaşamasını sağlamak. Suriye’de bulunan YPG – PKK’lıların Türkiye sınır şehirlerine saldırılarını yok etmektir!
 

Yani Türkiye'deki Suriyeli göçmenleri ABD ile ortak bir iş yaparak, Suriye'ye geri gönderecekmişiz. Teröristlere yardım eden, tırlar dolusu silah gönderen ABD’ye ne kadar güvenebiliriz?
 

Amerika'nın çıkarı ne diye sorarsanız; İsrail’in isteğini yerine getirmek, “Böl – Parçala” üzerine kurulmuştur. Suriye devletini birkaç parçaya bölmek ve Rusya/İran-ı Suriye'den atmak olarak görünüyor…
 

İşte ihalenin en zor ve kritik yeri de burası olsa gerek. Rusya ve İran meselesidir. İsrail’in tek isteği; “Ah şu İran ve Rusya olmasaydı! Ne de kolay Suriye topraklarını paylaşacaklardı!
 

Bu fotoğraf, ABD ile 2011 yılında Eğit Donat Ortak İşine başlarken de böyle görünüyordu. Lakin ihalenin içinde görünmeyen yeni ilave işler ortaya çıkmıştı. Ama konuşmalara bakarsanız Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunda hem ABD hem de Ankara aynı cümleyi kuruyor. Suriye'nin toprak bütünlüğünden yanayız.
 

Hayatımda hiç inanmadığım cümle “toprak bütünlüğünden yanayız” cümlesidir…
 

Suriye toprakları üzerinde Amerika ile Ankara'nın yapacağı işbirliği Suriye topraklarının parçalanması ile sonuçlanır. Suriye'de, ABD ile Ankara işbirliği; Rusya ve İran'ının Ankara ile çatışmasını getirir. Şimdilik görünen denklem budur. ABD’nin Suriye'de başka taşeronlarının da olduğunu unutmayalım. PKK/PYD/YPG/SDG gibi ABD taşeronları varken, Türkiye olarak biz nasıl olacağız. ABD'nin diğer bir taşeronu mu olacağız, yoksa Müttefik olarak mı devam edeceğiz?
 

Aylardır devam eden bir çıkmaz sokağa daha girdik. Bu çıkmazdan çıkmamız epey zaman alacağa benziyor...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.