VAHAP DABAKAN
Köşe Yazarı
VAHAP DABAKAN
 

Türkiye’nin Güvenliği Mavi Akdeniz!

PİRİNCİN TAŞLARI   Emekli Tüm Amiral Cem Gürdeniz ile yaptığım bir Televizyon programında Mavi Akdeniz’i soruyorum. Biz soruyoruz Tüm Amiral Cem Gürdeniz Paşa anlatıyor. Anlattığı Mavi Akdeniz projesi Türkiye’nin Ekonomik güvenliğidir, diyordu…   Türkiye’nin çok yönlü diplomasisi devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, MİT Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’dan oluşan heyetin hafta içindeki Libya ziyareti de bu sürecin önemli bir parçası oluyordu. Libya’da meşru hükümete verilen destek bu ziyarette ele alınan konular ise önümüzdeki döneme yönelik önemli mesajlar içerdiğini ileride göreceğiz…   LİBYA ZİYARETİNİN PERDE ARKASINDA NELER VAR?   Türk heyetinin Libya ziyareti pek çok açıdan kritik öneme sahip. Özellikle Libya’da devam eden krizin çözülmesi ve güvenliğin yeniden sağlanması için Türkiye’nin gösterdiği çabanın sadece Libya için değil tüm Akdeniz’in güvenliği açısından büyük önemi var...      Kasım 2019’da Türkiye ile Libya meşru hükümeti arasında güvenlik ve askeri işbirliği ile deniz yetki alanlarının belirlenmesine ilişkin bir mutabakata varılmış ve o andan itibaren sadece Libya’daki değil tüm Akdeniz’deki dengeler tersine dönmüştü...   Türk Heyetinin Libya ziyaretinde duyduğumuz bilgilere göre, masada görüşülen konulardan birisi de altyapı ve petrol konularındaki yatırımlar. Her ne kadar petrol konusu Türkiye’nin Libya’da olma sebebi olmasa da bu konu oluşacak istikrarın bir sonucu olarak sadece Libya’nın geleceği için değil aynı zamanda Türkiye’nin ekonomi güvenliği için oldukça önem arz ettiği ortadır...   2011 Ağustos’unda Libya’da oluşan iç savaşın sonunda Türkiye’nin Libya’dan petrol ithalatı neredeyse durma noktasına geldi. Önceleri Türkiye’nin toplam petrol ithalatının yüzde 20’si Libya’dan karşılanırken bu rakam önce yüzde 3’e sonra da yüzde 1’in altına düştü. Bu durum neticesinde Türkiye, ağırlıklı olarak Rusya ve Kazakistan’a yönelmek zorunda kaldı ki bu durum hali hazırda enerjide bu ülkelere olan bağımlılığın daha fazla artması gibi hiç istenmeyen bir durumu ortaya çıkardı…   Bugün Libya’nın istikrarı ile hem Akdeniz’in güvenliği hem Akdeniz üzerinden Türkiye’nin güvenliği hem de Türkiye’nin ekonomi güvenliği için önemli bir fırsat ortaya çıktı. Öte yandan Türkiye’nin Libya’daki varlığı Libya’nın sömürülmesinin de önüne geçecek olmasıdır...   TÜRKİYE, LİBYA DA NEDEN İSTENMİYOR?   Libya petrollerinin ve petrol sahalarının kalitesi önemlidir. Libya da faaliyet gösteren ABD’li Conoco Phillips, İtalyan ENI, Rus Gazprom, Avusturyalı OMV, Kanadalı Suncor, İspanyol Repsol ve Norveçli Statoil gibi şirketlerin Libya’nın istikrarsızlığından nemalandıklarını söylemeye gerek var mı? Şu sıralar Libya’da en son istenen şey kendi ayakları üzerine basan ve topraklarındaki petrolü yeniden kendi halkının refahı için kullanacak bir hükümet. İşte bu yüzden Libya’da Türkiye dışı aktörler istikrarsızlığı hedefliyor. Meşru hükümetin Başbakanı Fayiz es-Serrac’ı ve ona destek veren Türkiye’yi bölgede hâkim bir aktör olarak görmek istemiyorlar. Macron, eskiden olduğu gibi Libya’da at koşturtamayacak onun için Türkiye’ye karşı çıkıyor…
Ekleme Tarihi: 28 Haziran 2020 - Pazar

Türkiye’nin Güvenliği Mavi Akdeniz!

PİRİNCİN TAŞLARI

 

Emekli Tüm Amiral Cem Gürdeniz ile yaptığım bir Televizyon programında Mavi Akdeniz’i soruyorum. Biz soruyoruz Tüm Amiral Cem Gürdeniz Paşa anlatıyor. Anlattığı Mavi Akdeniz projesi Türkiye’nin Ekonomik güvenliğidir, diyordu…

 

Türkiye’nin çok yönlü diplomasisi devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, MİT Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’dan oluşan heyetin hafta içindeki Libya ziyareti de bu sürecin önemli bir parçası oluyordu. Libya’da meşru hükümete verilen destek bu ziyarette ele alınan konular ise önümüzdeki döneme yönelik önemli mesajlar içerdiğini ileride göreceğiz…

 

LİBYA ZİYARETİNİN PERDE ARKASINDA NELER VAR?

 

Türk heyetinin Libya ziyareti pek çok açıdan kritik öneme sahip. Özellikle Libya’da devam eden krizin çözülmesi ve güvenliğin yeniden sağlanması için Türkiye’nin gösterdiği çabanın sadece Libya için değil tüm Akdeniz’in güvenliği açısından büyük önemi var...   

 

Kasım 2019’da Türkiye ile Libya meşru hükümeti arasında güvenlik ve askeri işbirliği ile deniz yetki alanlarının belirlenmesine ilişkin bir mutabakata varılmış ve o andan itibaren sadece Libya’daki değil tüm Akdeniz’deki dengeler tersine dönmüştü...

 

Türk Heyetinin Libya ziyaretinde duyduğumuz bilgilere göre, masada görüşülen konulardan birisi de altyapı ve petrol konularındaki yatırımlar. Her ne kadar petrol konusu Türkiye’nin Libya’da olma sebebi olmasa da bu konu oluşacak istikrarın bir sonucu olarak sadece Libya’nın geleceği için değil aynı zamanda Türkiye’nin ekonomi güvenliği için oldukça önem arz ettiği ortadır...

 

2011 Ağustos’unda Libya’da oluşan iç savaşın sonunda Türkiye’nin Libya’dan petrol ithalatı neredeyse durma noktasına geldi. Önceleri Türkiye’nin toplam petrol ithalatının yüzde 20’si Libya’dan karşılanırken bu rakam önce yüzde 3’e sonra da yüzde 1’in altına düştü. Bu durum neticesinde Türkiye, ağırlıklı olarak Rusya ve Kazakistan’a yönelmek zorunda kaldı ki bu durum hali hazırda enerjide bu ülkelere olan bağımlılığın daha fazla artması gibi hiç istenmeyen bir durumu ortaya çıkardı…

 

Bugün Libya’nın istikrarı ile hem Akdeniz’in güvenliği hem Akdeniz üzerinden Türkiye’nin güvenliği hem de Türkiye’nin ekonomi güvenliği için önemli bir fırsat ortaya çıktı. Öte yandan Türkiye’nin Libya’daki varlığı Libya’nın sömürülmesinin de önüne geçecek olmasıdır...

 

TÜRKİYE, LİBYA DA NEDEN İSTENMİYOR?

 

Libya petrollerinin ve petrol sahalarının kalitesi önemlidir. Libya da faaliyet gösteren ABD’li Conoco Phillips, İtalyan ENI, Rus Gazprom, Avusturyalı OMV, Kanadalı Suncor, İspanyol Repsol ve Norveçli Statoil gibi şirketlerin Libya’nın istikrarsızlığından nemalandıklarını söylemeye gerek var mı? Şu sıralar Libya’da en son istenen şey kendi ayakları üzerine basan ve topraklarındaki petrolü yeniden kendi halkının refahı için kullanacak bir hükümet. İşte bu yüzden Libya’da Türkiye dışı aktörler istikrarsızlığı hedefliyor. Meşru hükümetin Başbakanı Fayiz es-Serrac’ı ve ona destek veren Türkiye’yi bölgede hâkim bir aktör olarak görmek istemiyorlar. Macron, eskiden olduğu gibi Libya’da at koşturtamayacak onun için Türkiye’ye karşı çıkıyor…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.