MERVE NUR KURBAN - PSİKOLOJİK DANIŞMAN
Köşe Yazarı
MERVE NUR KURBAN - PSİKOLOJİK DANIŞMAN
 

Sağlıklı Bir Yas Süreci

Değerleri okurlarım, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bu yazımda ‘’yas’’ konusunu ele almak istiyorum. Bireyin hayatında yaşayabileceği kayıp, en stresli olaylardan biridir ve hayatının her alanını önemli ölçüde etkilemektedir. Ölüm, kayıp, organ kaybı, ayrılık gibi durumlar sonrasında insanlar yas tutabilirler. Yas herkeste aynı değildir, tek bir doğrusu yoktur. Yoğunluğu, süresi, tepkileri kişiden kişiye değişebilir. Gerçeği kabul etmeyi de içeren yas tutma, acılı bir deneyim olmasının yanı sıra yeniden hayata adapte olma açısından gerekli ve sağlıklı bir süreçtir (Kogan, 2007). İnsan doğası gereği yası yaşar ancak yas süreci bazı durumlarda sağlıksız hale gelebilmektedir. Olabildiğince sağlıklı tamamlanmış bir yas süreci kişisel gelişimi olumlu etkileyebilecekken, sağlıksız geçen yas süreci bireyin hayatında derin ve zor izler bırakabilmektedir. Bu süreçte olabildiğince dikkatli olunmalıdır. Olabildiğince sağlıklı bir yas süreci için neler yapılabilir onlara bakalım. Beş evreli yas süreci 1- İnkar: birey, kaybı inkar eder ve dünyanın anlamsız olduğuna dair düşünce yapılarına kapılabilir. 2- Öfke: sorumlu tutabileceği kişilere, sevdiği insanlara ve kendine yönelik öfke duyabilir. 3- Pazarlık: keşke cümleleriyle birlikte pazarlık yapabilir. Davranışlarını değiştirirse bu kabusun sona ereceğine dair düşüncelere kapılabilir. 4- Depresyon: bu aşamada depresyon görülebilir, birey kaybını ve yas’ı derin bir şekilde hisseder, boşluk duygusuna kapılabilir. 5- Kabul: kaybın kabullenildiği, gerçeklikle temasın başladığı evredir. Evreler birbirlerinden net olarak ayrılmamakta, aynı anda iki evre birlikte yaşanabilmekte, önceki evreye dönüş olsa da bir evreyi atlayıp sonrakine geçilmemektedir. Bu süreçte birey hissizleşebilir. Kaybedilen kişiye özlem duyup onu arayabilir. Hayatında dağınıklık ve umutsuzluk yaşayabilir.  Daha sonra ise hayatını yeniden yapılandırmaya başlayabilmektedir. Yeni koşulda kendisine yeni destek imkanları bularak ve hayata uyumlanarak yaşamaya gayret gösterebilir. Bu sayede yaşanılan kayıp kabul edilmiş ve hayat yeniden düzenlenmiş olur. Bireyin odak noktası yaşadığı kayıptayken, o kaybı hatırlatıcı uyaranlarla karşılaştığı zaman stres yaşar. Yüzleşme sağlandıkça yaşadığı stres düzeyi azalır. Yaşanılan kayıp sonrasında hayata uyum sağlayabilmek için; Kaybedilen bireyin dönüşünün olmayacağı ile yüzleşmek, bu sürecin getirdiği acıyı ve diğer duyguları bastırmadan onları kabul etmek ve bu duyguları yaşamak için kendine izin vermek, onlarla ilgi konuşmak, günlük hayatındaki, değer ve inançlarındaki etkisini fark etmek, bir yandan yaşamaya devam etmeye izin verirken bir yandan kaybettiği kişi ile duygusal bağının devam etmesine izin vermek, yeni ilişkiler veya başka şeylerle meşgul olurken önceki anılara ve düşüncelere izin vermek, sosyal hayatına devam etmek, önceki düzenini de hatırlatıcı aktivitelere devam etmek tüm bunlar uyum sağlamak için yardımcı olur.   Yas tepkileri Bedensel: baş ve göğüs ağrısı, çarpıntı, midede boşluk hissi, yeme ve uyku bozukluğu, enerji düşüklüğü. Bilişsel: dikkati toplayamama, unutkanlık, dağınık hissetmek, sürekli eski anıları hatırlamak. Duygusal: şok ve donukluk hissi, yalnızlık, özlem, öfke, suçluluk, çaresizlik. Davranışsal: ağlamak, dini ve toplumsal ritüeller, kayıp sonrası taşınma, kaybedilen kişiyi arama, sosyal hayattan geri çekilme. Normal, sağlıklı bir yas süresi 6 ayda tamamlanıp, iki yıl içerisinde hafif tekrarlamalarla iyileşme sağlanıp birey normal yaşamına geri dönebilmektedir. Ancak bu süre patolojik yas’da daha uzundur. Kayıp sonrası 6 ay geçmesine rağmen sosyal ve mesleki hayatta işlevsellik bozulmuş, yas evrelerinden birinde takılmış ise patolojik yastan söz edilebilir ve uzman desteğine ihtiyaç gerekebilmektedir.   Ülkece depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yasını tuttuğumuzu bir kez daha belirtmek istiyorum. Cümlelerimi, sevdiğim ve haklı bulduğum bir sözle tamamlıyorum. ‘’Bu hayatta kimse acıdan muaf değil, o bir gelir bir gider...’’
Ekleme Tarihi: 17 Nisan 2023 - Pazartesi

Sağlıklı Bir Yas Süreci

Değerleri okurlarım, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bu yazımda ‘’yas’’ konusunu ele almak istiyorum.

Bireyin hayatında yaşayabileceği kayıp, en stresli olaylardan biridir ve hayatının her alanını önemli ölçüde etkilemektedir.

Ölüm, kayıp, organ kaybı, ayrılık gibi durumlar sonrasında insanlar yas tutabilirler.

Yas herkeste aynı değildir, tek bir doğrusu yoktur. Yoğunluğu, süresi, tepkileri kişiden kişiye değişebilir.

Gerçeği kabul etmeyi de içeren yas tutma, acılı bir deneyim olmasının yanı sıra yeniden hayata adapte olma açısından gerekli ve sağlıklı bir süreçtir (Kogan, 2007).

İnsan doğası gereği yası yaşar ancak yas süreci bazı durumlarda sağlıksız hale gelebilmektedir.

Olabildiğince sağlıklı tamamlanmış bir yas süreci kişisel gelişimi olumlu etkileyebilecekken, sağlıksız geçen yas süreci bireyin hayatında derin ve zor izler bırakabilmektedir. Bu süreçte olabildiğince dikkatli olunmalıdır.

Olabildiğince sağlıklı bir yas süreci için neler yapılabilir onlara bakalım.

Beş evreli yas süreci

1- İnkar: birey, kaybı inkar eder ve dünyanın anlamsız olduğuna dair düşünce yapılarına kapılabilir.

2- Öfke: sorumlu tutabileceği kişilere, sevdiği insanlara ve kendine yönelik öfke duyabilir.

3- Pazarlık: keşke cümleleriyle birlikte pazarlık yapabilir. Davranışlarını değiştirirse bu kabusun sona ereceğine dair düşüncelere kapılabilir.

4- Depresyon: bu aşamada depresyon görülebilir, birey kaybını ve yas’ı derin bir şekilde hisseder, boşluk duygusuna kapılabilir.

5- Kabul: kaybın kabullenildiği, gerçeklikle temasın başladığı evredir.

Evreler birbirlerinden net olarak ayrılmamakta, aynı anda iki evre birlikte yaşanabilmekte, önceki evreye dönüş olsa da bir evreyi atlayıp sonrakine geçilmemektedir.

Bu süreçte birey hissizleşebilir. Kaybedilen kişiye özlem duyup onu arayabilir. Hayatında dağınıklık ve umutsuzluk yaşayabilir.  Daha sonra ise hayatını yeniden yapılandırmaya başlayabilmektedir. Yeni koşulda kendisine yeni destek imkanları bularak ve hayata uyumlanarak yaşamaya gayret gösterebilir. Bu sayede yaşanılan kayıp kabul edilmiş ve hayat yeniden düzenlenmiş olur.

Bireyin odak noktası yaşadığı kayıptayken, o kaybı hatırlatıcı uyaranlarla karşılaştığı zaman stres yaşar. Yüzleşme sağlandıkça yaşadığı stres düzeyi azalır.

Yaşanılan kayıp sonrasında hayata uyum sağlayabilmek için;

Kaybedilen bireyin dönüşünün olmayacağı ile yüzleşmek, bu sürecin getirdiği acıyı ve diğer duyguları bastırmadan onları kabul etmek ve bu duyguları yaşamak için kendine izin vermek, onlarla ilgi konuşmak, günlük hayatındaki, değer ve inançlarındaki etkisini fark etmek, bir yandan yaşamaya devam etmeye izin verirken bir yandan kaybettiği kişi ile duygusal bağının devam etmesine izin vermek, yeni ilişkiler veya başka şeylerle meşgul olurken önceki anılara ve düşüncelere izin vermek, sosyal hayatına devam etmek, önceki düzenini de hatırlatıcı aktivitelere devam etmek tüm bunlar uyum sağlamak için yardımcı olur.

 

Yas tepkileri

Bedensel: baş ve göğüs ağrısı, çarpıntı, midede boşluk hissi, yeme ve uyku bozukluğu, enerji düşüklüğü.

Bilişsel: dikkati toplayamama, unutkanlık, dağınık hissetmek, sürekli eski anıları hatırlamak.

Duygusal: şok ve donukluk hissi, yalnızlık, özlem, öfke, suçluluk, çaresizlik.

Davranışsal: ağlamak, dini ve toplumsal ritüeller, kayıp sonrası taşınma, kaybedilen kişiyi arama, sosyal hayattan geri çekilme.

Normal, sağlıklı bir yas süresi 6 ayda tamamlanıp, iki yıl içerisinde hafif tekrarlamalarla iyileşme sağlanıp birey normal yaşamına geri dönebilmektedir. Ancak bu süre patolojik yas’da daha uzundur.

Kayıp sonrası 6 ay geçmesine rağmen sosyal ve mesleki hayatta işlevsellik bozulmuş, yas evrelerinden birinde takılmış ise patolojik yastan söz edilebilir ve uzman desteğine ihtiyaç gerekebilmektedir.

 

Ülkece depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yasını tuttuğumuzu bir kez daha belirtmek istiyorum.

Cümlelerimi, sevdiğim ve haklı bulduğum bir sözle tamamlıyorum.

‘’Bu hayatta kimse acıdan muaf değil, o bir gelir bir gider...’’

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Mehmet
(16.05.2023 18:19 - #197)
bilgilendirici bir yazı, kaleminize sağlık
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.