Dört üniversite öğrencisi...
Finale geç kalmışlar.
Bahaneler hazır:
“Hocam, yemin ederiz lastik patladı!”
Hocanın adı Muhan Soysal.
ODTÜ’nün efsane hocalarından.
Yılların birikimi, zekâsı ve tecrübesiyle çocukları kırmamış,
“Tamam,” demiş, “bir şans daha veriyorum.”
Ama bir şartla:
Sınav üç gün sonra…
Ve... Herkes ayrı sınıfta, yalnız başına.
Sınav kolay başlıyor.
Toplamda 40 puan edecek dört soru.
Çat çat çözüyorlar.
Oh be, sınav ne kolaymış!
Ama...
Son sayfa...
60 puanlık tek bir soru:
“HANGİ LASTİK PATLADI ?”
Peki şimdi ne yapsın bu gençler?
Aynı lastiği mi yazsınlar?
Yoksa herkes kendi başına uydurduğu hikâyeyi mi yazsın?
Şimdi sıkı durun...
Bu yaşanmış olay sadece bir sınav hikâyesi değil.
Bu, bir ülkenin aynası.
Eğitimin, karakterin, sınavın, kopyanın, sorumluluğun, yalanın, doğrunun ve adaletin aynası…
Bugün de durum çok farklı mı?
Siyasette patlayan lastiklere ne demeli mesela?
Ekonomide “patladı” deyip geç kalanlara?
Her gün birilerinin “yolda kaldım” yalanına sığındığı bir düzende yaşıyoruz.
Ama kimse “hangi lastik patladı?” diye sormuyor.
Çünkü o soruyu soracak Muhan Hoca gibi adamlar azaldı.
Çünkü şimdi mesele lastiğin patlaması değil, yalana sistemli bir kılıf uydurabilmek.
Çünkü artık kopya sadece sınavda çekilmiyor.
- Hayatta çekiliyor.
- İhalelerde...
- Sınav atamalarında...
- Kadrolarda...
- Diplomalarda...
Bu ülkede hâlâ “hangi lastik patladı ?” diye soracak yürekli hocalar varsa, umut var demektir.
Sahi...
Sizce...
Hangi lastik patladı?
O Sınavdan Çıkan Asıl Sonuçlar:
1. Dürüstlük, zekâdan daha değerlidir.
ODTÜ’lü öğrenciler zekiydi, ama dürüst davranmadılar.
Muhan Hoca ise zekâyla eğlenceli bir tuzak kurarak dürüstlüğü test etti.
Gerçek hayat da böyledir: Zekânız sizi bir yere kadar taşır, ama dürüstlük yoksa tökezlersiniz.
2. Sistemden kaçabilirsin, vicdandan kaçamazsın.
Öğrenciler sistemi kandırabileceklerini düşündüler ama vicdanlarına yenildiler.
Bugünün dünyasında da insanlar sistemi manipüle edebilir.
Ama bir gün arka sayfada “hangi lastik patladı?” sorusu çıkar, hesap orada başlar.
3. Sınavlar sadece bilgiyle değil, karakterle de geçilir.
Hayat sınavları bazen formülle, bazen ezberle değil, karakterle çözülür.
Doğru olanı seçmek, zorlu yolda yürümek, yalan söylememek de bir sınavdır.
4. Adaletin zekice uygulanması, en büyük eğitimdir.
Muhan Hoca çocukları cezalandırmadı, ifşa etmedi.
Ama öyle bir sınav yaptı ki, ömür boyu unutulmayacak bir ders verdi.
Adalet bazen kâğıt üstünde değil, akıl ve vicdanla yazılır.
